Vaktiyle burada yazmıştım hatırlarsanız.
Big Sur kitabına bayılıyorum Jack Kerouac'in.
Fakat diğer kitaplarını okurken aynı özenle ve cesaretle yazılmadığı hissine kapılmıştım nedense. En meşhurlarından olan Yolda olsun Zen Kaçıkları olsun. Sonra geçenlerde son şans diyerek kendisinin bir diğer kitabını okudum ve şaşırdım.
Yalnız Gezgin yani Lonesome Traveler.
Dünyanın dört bir yanına sürüklenen hergele. Fas, Fransa, Meksika ve İngiltere'ye gidiyor çeşitli hikayelerde. Enfes tespitlerde bulunuyor aralarda. Ağzım beş karış açık okuyorum sonra.
Dünyanın dört bir yanına sürüklenen hergele. Fas, Fransa, Meksika ve İngiltere'ye gidiyor çeşitli hikayelerde. Enfes tespitlerde bulunuyor aralarda. Ağzım beş karış açık okuyorum sonra.
Acaba sevgi nefret ilişkimiz ne olacak ? Ya çok seviyorum ya da hiç sevmiyorum yazdıklarını.
Tabii ki yeraltı edebiyatının yüzkarası Bukowski gibi değilsin. Özünde iyi bir gezginsin. Bukowski'nin aksine bazen öyle güzel şeyler yazıyorsun ki...heyecanlandırıyorsun.
Cessie'nin eskiden önerdiği Deniz Benim Kardeşim romanını merakla bekliyorum. Ondan da umudum var gibi. Mükemmeliyetçiliğimi kenara bırakmalıyım. Her yazarın her romanından aynı tadı almak zorunda değilim. Bende de öyle illet bir şey var. Daima en güzeliyle karşılaştırıp bok atmak. Her roman yazıldığı dönemin dinamiklerine dayandığı için öyle kafaya takmamalı.
Kaybettiğini yolda, gecede ve içte arayanlar: Bob Dylan, Jack London, Henry Miller, Hermann Hesse, Paul Bowles, Louis Ferdinand Celine ve nicesi. Selam.
Ay Yalnız Gezgin'i ben de sevmiştim. Bizim de aramızda dediğin gibi bir ilişki var kendisi ile Zihinciğim, Yeraltısakinleri'ne deli olmuştum. Ben de Big Sur'u çok merak ediyorum.
YanıtlaSilBaşyapıtı bence Big Sur. Daha ötesi olmaz Jack'imizden :D
Sil