"Çok fazla hayatım oldu, çocukluğumdan beri,
Ve farkettim ki kaç defa ölmüşüm ben.
...Kimse sana nasıl yaşaman gerektiğini söyleyemez,
Ama bu bir kurgu, ta ki seni öfkelendirene dek.
Yanlış anlaşılmak hoş bir şey değil,
Fakat neden umursayayım ki, dünyanın hakkımda neler düşündüğünü.
Tanımadığım birinin bana sosyal hastalık bulaştırmasına izin veremem."
- Madonna (Nobody Knows Me)
Yıl bitmeden küllenmiş bir kavgayı hortlatmak istemezdim, ama sanırım zamanı.
Çünkü sosyal medyada Madonna'nın turnesi ve albümü hakkında epey olumsuz şeyler okuyorum.
Çoğu eleştiri de yine malum şarkıcı Lady Gaga'nın hayran kitlesinden geliyor. Şaşırdık mı?
Cevap verelim bakalım (sonu keyifli bir şarkıyla neticeleniyor).
"Artık turneye çıkamıyor. Tiyatrolarda sahne alıyor, mekan dolmuyor ve iptaller geliyor."
Bir kere iddialar arasında gördüğüm en saçma şey şu. Arkadaşlar Madonna'dan bahsediyoruz. Otuz beş senedir stadyum ve arenalarda -birçoğu kapalı gişe olan- yüzlerce konser veren birinden söz ediyoruz. Siz hangi dünyada yaşıyorsunuz? Tina Turner ve Madonna, popüler müzik tarihinin en önemli iki kadın sahne figürüdür. Birisi rock dünyasında, birisi pop dünyasında kadın şarkıcıları özgürleştirdi. Kadınların erkek şarkıcıların arkasında öylece dikilip vokalistlik yapma veya erkek şarkıcının kur yapması için dans hareketleri ile sahneyi doldurduğu dansçılık rolünü yok ederek tek başına da kadınların dans edip şov yapabileceklerini kanıtladılar. İşin cinsel özgürlük yanı cabası.
Evet, Madonna şu günlerde sadece belli tiyatrolarda sahne alıyor ve alıştığımız dünya turnesi formatını uygulamıyor. Çünkü nedeni basit, yeni bir şeyler deniyor. Kendisi de belirtti, "seyircisiyle daha yakın bir ilişki kurup gözlerine bakmak istiyor". Hem burada da bir yenilikçi duruş sergiliyor ve residency show denen tek mekanda aylarca çıkmak yerine farklı şehirlerdeki tiyatroları turluyor. Zaten Madonna gibi dinamik bir şarkıcının bir sene boyunca aynı otelde, tiyatroda çakılı kalabileceğini zannetmiyordum.
Hem kendisini kanıtlamasına ihtiyacı yok. Şuan istese eminim o bildiğimiz şatafatlı, büyük ölçekli stadyum konserlerine çıkabilir. Bir önceki turnesi olan Rebel Heart'ta dünyayı turladı ve arenalarda sahne aldı. 2012 yılındaki MDNA turnesinde ise çoğunlukla stadyumlardaydı ki bu sayede kendisini dünya gözüyle burada izlemiştik. Bunu tartışmak yersiz. Ayrıca kendisinin de bu piyasaya artık bir borcu olduğunu da sanmıyorum. Madonna yarın sahneleri bırakıyorum dese buna hakkı vardır. Zaten yapabileceği ne varsa birçoğunu dünyaya kazandırdı (bu uğurda Vatikan ile papaz olup aforoz bile edildi). Canı isterse oturarak konser de verebilir bu saatten sonra. Rüştünü ispat etmesi gereken gençler düşünsün. 2008-9 yıllarında çıktığı Sticky & Sweet turnesi ile hala tüm zamanların en çok hasılat yapan kadın solo sanatçı ünvanı kendisinde.
Mekanlar dolmuyor iddiasına gelirsek. Tahminimce burada iki şey etkili. Birisi bilet fiyatları. Diğeri çok tartışılan telefon yasağı. Madonna'nın sahneye zamanında çıkmaması ve geç saatlere kadar gösterinin bitmek bilmemesi de eleştirilmiş ama Madonna yıllardır böyle arkadaşlar. MDNA turnesinin İstanbul ayağını hatırlayın. Dokuzda başlaması gereken konser on küsürde ancak başlamıştı. Hoş bir hareket değil fakat Madonna bu konuda biraz savsaklıyor her zaman. İptallerin de tamamen sağlık nedenlerinden ötürü olduğu açıklandı ki doğruluğu yüksek. Zira turne boyunca her gece buz dolu küvvette tedavi olduğunu gördük sosyal medyada. Ne kadar kendine baksa da altmış yaşında bir bedenin sahibi. Olabileceğin en iyisini bizlere vermeye çabalıyor.
"Madame X satmadı."
Yahu bu dönemde hangi şarkıcı veya grup yok satıyor? Bir milyon satış rakamı bile başlı başına bir başarı olarak görülüyor. Ki Madonna'nın bugüne kadar toplamda 300 milyondan fazla resmi satış rakamına sahip olduğunu hatırlatalım. Bu da onun tüm zamanların en çok satan kadın şarkıcısı olduğunu tescilliyor. Ayrıca ilk üç haftanın sonunda albüm üç yüz bin satış rakamını yakalamıştı. Madonna için bir başarı sayılmasa da 2019 yılı için hiç de fena bir rakam sayılmaz. Eski insanlar (yani bizler) bir albüm çıktığında müzik markete gider fiziksel kopyasını satın alırdık. İçinde bir güzel kartoneti olurdu. Fakat son on yıldır fiziksel format neredeyse yok olma noktasına geldi. Bütün mesele belli başlı müzik platformlarındaki tıklanmalar ve bazı yasal sağlayıcılardan indirilen resmi albüm kayıtları. Madonna'nın hayran kitlesinin yaşı ister istemez ilerlediği için bu yeni satış çarkına ayak uyduramayabiliyor veya artık ilgi alanları farklılaşıyor.
"Kendisi yaşlandı. Radyolarda çalınmıyor."
Hadi canım. Ben kendisini daha on sekizinde sanıyordum. Müzik dünyasına adım atalı tamı tamına kırk yıl olmuş bugün itibariyle. Yani Gaga'nın da, çağdaşlarının da yaşlarına bedel bir zaman dilimi. Herkes gibi Madonna da bir insan ve kum saati işliyor. Popüler müzik radyoları elli yaş ve üstü şarkıcılara karşı ne yazık ki çoğunlukla cömert davranmıyor ve onları yok sayıyor. Bu şarkıcının suçu mudur, yoksa sektörün ikiyüzlülüğü müdür? Madonna da bu durumu çoğu kez dillendirdi ve isyan etti. Belki Madame X bugünün gençlerine hitap etmeyebilir ama MDNA ve Rebel Heart albümleri yeteri kadar çalınsaydı bence hem satışları daha iyi olurdu hem de gençler Madonna ile tanışabilirdi. Sen hem kendisini çalma, hem ona yer verme, sonra da "neden satmıyor?" Bu noktada Madonna'ya da kızıyorum aslında. Zira "ben yaşlanmadım" demek yerine kum saatinin gazabını kabul edip buna fazla takmaması lazım. Dilediği gibi albümler kaydetmeli. Rebel Heart o konuda çok tatmin ediciydi. Gençlere hitap edeceğim diye günümüzün ucuz pop numaralarına bulaşmamıştı MDNA'deki gibi. Aslında Madame X de biraz öyle bir tavırla kaydedilmiş. Aralara pazar işi pop şarkıları sıkıştırsa da çoğunlukla vurdumduymaz, kendi bildiğini yapan bir tavrı var.
* * *
Sonuç olarak Madonna yine bildiğini okuyor. Dilediğini yapıyor.
Zaten pop dünyasına birbirinden büyük eserler kazandırmış.
Music, Confessions, Ray of Light, Like a Prayer, Erotica... Daha ne bekliyorsunuz?
Herkes gibi olgunluk çağının keyfini sürüyor. Satıp satmamasının bir önemi yok artık.
Kendi markasını yaratmaya çalışan gençlerin satış korkusu çok daha fazla olmalı.
Yarın çıkardığı şarkı hiç tutmasa bile La Isla Bonita yıllarca dinlenmeyi sürdürecek.
Hem Madame X'i de küçümsemeyin. Amerika'da bir numara oldu.
Dokuzuncu bir numara albümü.
Bütün teklileri Dance Club listelerinde bir numara oldu.
Toplamda 49 adet bir numara şarkıyla bu listenin zirvesinde.
En yakın rakibi 33 adet bir numara ile Beyoncé. Lady Gaga ise 15 bir numara çıkarabildi.
Eğer Madonna'yı istatistik ve rakamlarla vurmak istiyorsanız da buyrun hodri meydan...
Lady Gaga bugün 33 yaşında.
Madonna 33 yaşında iken, tek rakibi Michael Jackson'dı.
Rekabet yerini dostluğa bıraktı. Oscar törenine beraber katıldılar.
Gaga'nın ise muadili çok.
Madonna 33 yaşında iken, geride bıraktığı dört albümü şöyleydi:
Madonna (1983), Like a Virgin (1984), True Blue (1986) ve Like a Prayer (1989).
Hepsi de bugün hala pop müziğin en çok dinlenen pop albümlerinden.
Gaga'nın solo albümleri ise,
Fame (2008), Born This Way (2011), Artpop (2013), Joanne (2016).
İlk ikisi çok güzel ve etkili albümler olmasına rağmen diğer ikisi bekleneni veremedi.
Hatta çıktığı yıl "sanat ile popu birleştirme" iddiasıyla lanse edilen Artpop,
Geçtiğimiz günlerde Lady Gaga tarafından "öyle bir albüm hatırlamıyorum" denilerek yok sayıldı.
Joanne'den yayınlanan hiçbir tekli Amerika'da bir numara olamadı.
Bütün kariyerine göz atarsak da, Gaga'nın sadece dört şarkısı Amerika'da bir numara olabildi.
Madonna 33 yaşında iken, Amerika'da dokuz tane bir numara şarkısı vardı.
Bu sayı karşılaştırmaları daha sürer ama uzatmıyorum.
Neticede ortada bir karşılaştırma olması için tarafların yakın ayarda olması lazım.
Madonna o yaşında, sahnede sadece bir kaç sandalye ile nasıl bir şov çıkarıyordu.
Birileri gibi sahnede ağlanıp sızlanıp, iki gün sonra turnesini iptal etmiyordu.
2019 yılında bile bu videoyu izlerken nefesinizin kesileceğinden eminim. Tam bir müzikal gösteri.
Hele o sonda şapkasını fırlatışı... Dans ise dans, koreografi ise koreografi.
Bugün bile, tıpkı o günlerde olduğu gibi, bir yandan canlı söylerken bir yandan hoplayıp zıplıyor.
İşte bu yüzden Madonna, pop müziğin kraliçesi. Diğerleri ise dönemlerinin gözde isimleri.
Bir adet gaga savunması geliyor ;-] Pop deyince aklıma Judas geliyor mesela ya da Poker Face çünkü Alejandro kıymetlimiss :D Madonna da geliyor amma sonra hatta Applause’dan da sonra...
YanıtlaSilApplause kötü bir çıkış teklisiydi bence. Fakat Poker'la Judas güzeldi :)
SilOlaylardan, eleştirilerden bihaberim ama Madonna yahu diyorum... Yaşlanmaz o kadın ♥
YanıtlaSilBu sene kendisini biraz yorgun görüyorum. Katıldığı televizyon programlarında ve konserlerde hep nefes nefese halinde. Umarım bir rahatsızlığı falan yoktur. Yoksa dediğiniz gibi yaşlanmaz <3
SilMadonna'nın müzik kariyerinin çeyreğine bile ulaşmamış, onun kadar albüm satmamış, şarkıları Maddy'nin 20 sene önceki şarkıları kadar bile bilinmeyen/hatırlanmayan isimler gelmiş kafa tutuyorlar kraliçeye!
YanıtlaSilHer şeyden önce Madonna'yı Madonna yapan sadece muhteşem müziği değil. Her devirde giydiği o protest kimliği, korkusuzluğu, cesareti, yeniliklere olan bitmek tükenmek bilmez iştahı... Yukarıdaki isimlerin hangisinde böyle bir duruş var? (ki bence o star kumaşı en çok Gaga'da vardı. Değerlendiremedi o ayrı)
Ayak izlerini iyi takip etsinler, kaçırmasınlar derim minik prenseslere
Gaga ilk çıktığında ben de çok umutluydum. Hatta daha bu kadar meşhur değilken ben takipçisiydim. Fakat Artpop'un lansıman dönemi ile çöküşü başladı. Canım albümü yüzyılın sanat olayı diye tanıtınca elinde patladı ve bir daha da hiçbir pop işi tutmadı. Soluğu caz büyüklerinde ve Hollywood'da almış olsa da bir popçu için 6 senedir tek bir pop hiti çıkaramamış olmak başarısızlıktır. Hayranları Oscar Ödülü aldı diye böbürdene dursun, ne zaman kendi işi olan pop şarkıcılığına dönecek merak konusu...
SilDediklerine katılıyorum. Madonna'nın en büyük mahareti ne ortalama sesi ne de sadece şarkılarıydı. Bir bütün halinde değerlendirmeli. Sıradışı şovları, yenilikçi klipleri (Bedtime Story), cesur açıklamaları vs. Ve ilginç olan her yaptığı şeyde temelde kendisinin olması. Skandalların kendisi değil. Otuz sene sonra "et giyen bir şarkıcı vardı kimdi o" denecek ama sahnede Britney'i öpen kişi hep ismiyle hatırlanacak.
Ay şuraya girivereyim zira ben de böyle düşünüyorum. Madonna "Express Yourself" dediğinde yıl 1989'du, kimse kadınlara böyle şeyler söylemiyordu. Aklımı kaçırmıştım "Oha böyle de olunabiliyor demek ki?!" diye. Like A Prayer çok acayip albümdü, videoları da öyle. Hâlâ öyle.
SilValla Madonna kadar insanı sersemletecek ne çıktı pop piyasasına aradan geçen yıllarda, aklıma biri gelmiyor. Lady Gaga'nın ilk iki albümünü çok sevmiştim ama Gaga'nın duvar yıktığı filan yok. Var tabii hepimizin bildiği bir duvar ama onu zaten başkaları yıkmaya başlamıştı, Gaga sonradan gelip yıkım heyetine katıldı.
Madonna'nın da son albümlerini hiç dinlemedim, aklıma gelmedi, içimden gelmedi. Çok da mühim değil zaten, sevdiklerimi dinliyorum. Ama evde müzik dinlediğimiz akşamlarda, ne bileyim bir Like A Prayer, bir Express Yourself videosu açınca herkes ağzı açık televizyona bakıyor. Hâlâ. 30 sene sonra hâlâ.
Bu arada biz 40 yaş grubu Billie Eilish dinlemeye başladık :D
Yorumu okurken heyecan yaptım :D LAP gerçekten müthiş bir albümdü. Dediğin gibi epey yenilikçiydi. Bugünkü politik doğrucular ortada yokken kadın seksenlerde pat pat sözünü söylüyordu. Özellikle LGBT camiası ona çok şey borçlu. Bugün Gaga ve diğerleri sahnelerinde ikiyüzlülük ve haksızlıklara bu kadar rahat eleştiri getirebiliyorsa Madonna'nın bunda payı çok büyük. Ve çok ilginç. 2019 yılında şunu farkettim ki, Like a Prayer klibinde Afro-Amerikanlara uygulanan beyaz polis şiddeti de eleştiriliyormuş. Düşün yani yıllar boyu izle izle hala ne detaylar çıkıyor keşfedilecek :D
SilGaga ve yıkım ekibi benzetmen harika. Aklıma sizin inşaat geldi ahaha :D
Masterpiece, Extreme Occident, Rebel Heart ve Heartbreakcity gibi olgunluk dönemi şarkılarını öneririm :) Albümlerin tamamı için kefil olamasam da.. Express Yourself'in turne videosunu paylaşacaktım, son anda Keep It Together'a geçtim. Hangi birini seçeceğimi bilemiyorum, hepsi harika.
Ya Billie'yi çok övüyorlar gerçekten. 30'luk tayfamız da o yolda :D Ben albümünü biraz esgeçmişim sanırım ama bir tur daha dinleyeceğim yıl bitmeden.
İnşaat metaforları ruhumu sardı :/
Sil