Zihnin Arka Sokakları

"Ve en sonunda göreceğin aşk, verdiğin aşka eşit olacaktır." - The Beatles (The End) 🎵🐝💕🌻🌍🐾

24 Eylül 2019 Salı

Yarın ve Konserler

Bazıları kızıyor. Neymiş, bu sene "yüzüne bakılmayacak sanatçılar"a yüz vermişiz. Konserlerini doldurmuşuz. Zaten ülkemize sürekli geliyorlarmış. Böyle yaparak daha iyi konserlerin önünü kesiyormuşuz. Şaka yapıyor olmalısınız. Farkında mısınız bilmiyorum ama son üç seneyi bir gözünüzün önüne getirin. Peş peşe yaşanan terör saldırıları ve kanlı kalkışma teşebbüsü.
Ve geçen seneki kur şoku. Bir düşünün tüm bunları. Az buz olaylar değil.

Tüm bu yaşanan olumsuzluklara rağmen bence mevcut konserlerin yapılabilmesi mucizevi.
Kimler geldi bu dönemde bir düşünüyorum... Shakira, Nick Cave, Robert Plant, Liam Gallagher, Elton John (adam hem de 2016 yazı gibi hararetli bir dönemde tüm cesareti ile geldi), Ricky Martin, Bob Geldof, iki defa Joss Stone, Manowar, Glenn Hughes, Eric Burdon, Evanesence, John McLaughlin, Imagine Dragons, Starsailor, The Chainsmokers, Joe Satriani, Wiz Khalifa, Iggy Azalea, Nils Frahm, Terry Riley, Franz Ferdinand, Alan Parsons, Camel, Morcheeba, Tom Odell, Uriah Heep, God is an Astronaut, Aurora, Eivor, Imogen Heap, Oh Sees, Angus & Julia Stone, Massive Attack, Travis, Hurts, LP, Carla Bruni, Marcus Miller, Swans, Joan Baez, Mono, Jan Garbarek, Flunk, Nouvelle Vague, Anathema, Roisin Murphy, HVOB, Jennifer Lopez, Tom Jones, Dua Lipa diye gider. Bryan Adams yolda. Kasım'da İstanbul'da. Yani daha ne olsun. Hepsi dar zamanlarda geldi. İyi kötü konserler doldu. Daha ne olsun yani. Bunlar da ilk aklıma gelenler. Liste kim bilir daha nasıl uzatılır.

Doğrudur, 2010 civarında ülkemize gelen sanatçı sayısı ve niteliği daha farklıydı. Ama yine de bugün için şu sanatçıların hala ülkemize konser vermeye gelmesi umut verici. Hem bu konserlere de gitmeyeceksek çark nasıl dönecek yarın? Organizasyonlar dolmazsa organizatörler ölçeklerini büyütemez ki. Anathema'ya çok sevgi gösterdik diye eleştirildik. Birincisi, burada otuzdan fazla konser vermelerine rağmen birine bile katılamamış birisiydim. Yani herkes her zaman konserlerin tamamına katılamıyor. Yıllar sonra kendilerini sahnede ilk defa izleyebildim. Ayıp mı bu? İkincisi, Anathema nereye gittiyse mekanları doldurdu. Bu olumludur. Eğer Anathema gibi bilet satışı garanti bir grup dolduramazsa bilin ki kriz vardır. Ve yarın daha büyük gruplar için hayaller suya düşer. O yüzden burun kıvırmanın alemi yok. Elbette iyi grupların düşünü kurmalıyız. Kuruyorum da. Bu ülkede Kiss'i, The Who'yu, Paul McCartney'i ve o ayardaki efsane isimleri izlemek isterim. Hiçbiri daha önce gelmedi. Fakat gelebilmeleri için ilk basit koşul ekonomi. Bu irili ufaklı organizasyonlardan para toplayacak ki organizatörler daha büyük oynayabilsin. Kendilerini savunacak değilim ama aklın yolu bir. Sonuçta ben de eleştiriyorum bazı zamanlar. O yanlış bu yanlış diye ama sektörün bir şekilde de ayakta kalması lazım. Hem isteyen o ezik gördüğünüz grupları da baştacı edebilir. Size ne, bize ne?

Ayrıca bu olumsuz tabloyu insanlara yutturmaya çalışanlar kaçırıyorlar. Özellikle 2019 yılında ciddi iyi bir metal dalgası yakalandı bu topraklarda. Tesadüf değil. Hiç olmayacak gruplar sahne aldı. Bunu bilmeden eleştirmemeli. Evet Opeth geldi. Evet Anathema geldi. Beş bininci kere. Tamam Anathema cıs. Ama  (kendilerini hiç sevmesem de) Watain gibi hiç olmayacak gruplar da geldi. Soen, Overkill, Septicflesh, Uli Jon Roth, Deus Mortem, Saturnus, Amorphis falan filan.

Ve bence en önemlisi gençler soluk alıyor konserlerde. Hangi konserde eğlendiklerinin önemi yok. Dışarıda bir hayat var ve peşinden gidiyorlar. Arkadaşları ile güzel bir gece geçiriyorlar, tüm o ışıkların ve amfilerin altında. Dans ediyorlar. Şarkı söylüyorlar. Yarından umudunu kesmemeleri için bu molalara ihtiyaçları var. Rammstein yoksa bile yukarıda saydıklarım var bugün. Ne yapalım yani.

Yarından umudum var. Birkaç fısıltı duyuyorum gelecek sene sahne alması düşünülen isimlere dair. Duymadığım ama olacağını düşündüklerim de cabası. Çok daha güçlü bir konser yılı olsun 2020. Ülke turizmi ve ekonomisi için de çok önemli. Keşke bu gerçek daha iyi anlaşılsa. Büyük konserler demek, turist demek. Şu burun kıvırdığınız gruplara bile İran'dan akın akın seyirci geliyor. Düşünün. Çok eleştirilen İsrail bu konuda çok başarılı. Kendi imajını uluslararası platformlarda konuk ettikleri konser ve etkinlik sayısıyla yükseltiyor. Falanca konser verse bunu yedi düvele duyuruyor. Bakın burası rahat bir ortam, gelin diye çağırıyorlar diğer herkesi. İsrail'i eleştiren boykot grupları da bu yüzden sanatçıların orada konser vermelerini istemiyor. Bu mesele uzun bir tartışma konusu ve başka bir yazıda konuşulabilir. Fakat diyeceğim o ki, konserlerin gücünü yadsımayın, politika ve ekonomiye bile fayda sağlıyor bazen.


6 yorum:

  1. Tüm o isimleri art arda okuyunca "vay be!" dedim. Böylesine bir ortamda ülkemize gelmeleri bile büyük olay bence. Ki yabancı müzik dinleyici kitlesi belli.

    Bu ekonomiden çok (hükümetlerin) vizyon sorunu gibi geliyor bana.

    *Bu grubun şarkı sözleri çok eğlenceli değil mi sence de?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şu isimleri görmeden nasıl acımasızca eleştirebiliyorlar anlamıyorum. Gerçekten bugün bu isimlerin ülkemize gelip konser vermesi büyük fırsat.

      Dünya çapında politikacılar genellikle müziğin gücünün farkında değil. Oysa bahsettiğim gibi işin ekonomik olarak getirisi var. Ve daha fazlası.

      Matrak çocuklar :)

      Sil
  2. Çok haklısın. Şu son birkaç sene, çok üzücü bir şekilde herkes elini eteğini çekmişti. Bu sene hareketlilik var. Daha iyileri olsun. Eleştirme manyağı olmuş bazı tipler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Son günlerde sosyal medyaya takma nedenim de biraz bu fütursuz eleştiriler. Elbette herkes dilediğini söyler. Fakat temellendirmeleri de lazım. Klavyesi olan yazıyor artık. Hemen yargılıyor ve bitiyor. Haksızlık etmemek lazım insanlara. Organizatörlerin birçoğu büyük bir yükün altında. Kimse farkında değil. Ben özellikle o kur şokundan sonra "tamam artık bitti bu iş" diye umutsuzluğa kapılmıştım. Zira 100 liraya 200 liraya orta seviye bir sanatçıyı bile getiremezsiniz. Hele bir de politik çekincesi varsa o insanın böyle makul fiyatlara gelmez. O yüzden sektörü yaşatmak için destek olmalıyız. Kendi adıma bütçem elverdiğince dinlemediğim gruplara bile bu sene gittim. Olabildiğince. Herkesten bu fedakarlığı bekleyemem ama en azından bu işe gönül verenlere de saygı duymalarını beklerim. Zira bu sektör batarsa hepimiz altında kalırız. Sanatsız, konsersiz bir yaşam da çok tatsız olur. Düşünmek bile istemiyorum.

      Sil
  3. Umarım yeniden çıkışı geçer. Kültürel etkinlikleri arttırmak gerek. Ellerinize sağlık..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim umudum var gerçekten. 1993 efsanesi belki tekrarlanmayacak ama ona yakın, güzel bir konserler serisi yine olacaktır bu ülkede.

      Sil