Zihnin Arka Sokakları

"Ve en sonunda göreceğin aşk, verdiğin aşka eşit olacaktır." - The Beatles (The End) 🎵🐝💕🌻🌍🐾

14 Şubat 2019 Perşembe

Aşk Kitabı

Hayatımda biri yok, merak eden varsa. Ufukta biri var aslında, fakat nasıl olacak, nasıl sürdürebiliriz inanın fikrim yok. Olursa ama çok iyi olur. Çünkü çok güzel gülüyor. Neyse.

Bir kitaptan. bahsedelim bugün. Zihin'in en çok sevdiği aşk kitabı ne mesela.

Vıcık vıcık romantik bir insan olmadım. Fakat gerizekalılığa varacak naif bir yanım da var. Bazen kendimi koyup saçmaladığım oluyor mesela, şiir yazasım geliyor, saçma benzetmeler yapasım. Allah'tan edebiyatçılar var da bu duyguları özenle ifade ediyorlar.

D.H.Lawrence'ın Lady Chatterley'in Sevgilisi bence edebiyat tarihinin gördüğü en güzel aşk romanıydı. Eminim daha iyileri vardır fakat benim ömrüm boyunca karşıma çıkan kitaplar arasında bu denli iyisini okumadım diyelim. Gerçekten okurken inanılmaz şeyler hissetmiştim. Bir takım erotik ifadeler (ve tabii sosyal çıkarımlar) yüzünden zamanında dünya çapında yasaklansa bile bence o sahneler yerindeydi. O kadar güzel sevgi ve tutku ifadeleri vardı ki hala onları hatırlıyorum. Ki müthiş berbattır hafızam. Herkes okumalı.

Konu biraz üçüncü sınıf romantik filmlerine benzese de yazar bence durumu iyi kotarmış. Genç ve saygın bir kadın olan Constance, kocası Sir Clifford savaşta yaralanıp sakat kalınca onunla arasında olan fiziksel ve duygusal bağlar giderek zayıflar. Bu süreçte bir koru bekçisi olan Oliver'a tutulur. Yaşamı boyunca doğadan ve "diğerleri"nden kopuk yaşayan Constance için bu aşk, yaşamı boyunca tatmadığı ve farketmediği şeyleri yaşamasına yol açar. Zihin ve beden çelişkisini, sosyal durumları, endüstrileşmeyi ve bunun neticesinde unutulan doğa gibi konuları işler inceden inceye. Mekanikleşen bireylerin içinde yatan durdurulamaz doğaya beslenen arzu. Bedensel aruzlar. Yaşayacak ve kendimizi gerçekleştireceksek bu aşk ve doğayla olacaktır sadece. Aşkı utanmadan her haliyle kabullenmeyi gösterir. Tüm çıplaklığıyla.

Romanda en sevdiğim sahne ise şuydu...

Adam geride duran masaya uzandı ve bir demet çiçeği aldı, hala ıslaktı ki yağmur damlaları kadının üzerine düşüverdi.
"Her türlü hava koşulunda çiçekler dışarıda duruyor" dedi adam. "Onların evleri yok". 
"Kulübeleri bile yok" diye mırıldandı kadın.
Unutmabeni çiçeklerinden birazını parmaklarıyla yavaşça seçen adam onları Venüs tepeciğinin hoş görünümlü kahverengi tüylerine yerleştirdi.
"İşte oldu" dedi adam. "Şimdi unutmabeni çiçekleri yerinde!"
Kadın vücudunun en aşağı uç noktasındaki kahverengi tüylerin arasındaki süt beyazı ufak çiçeklere eğilerek baktı. 
"Sence güzel durmuyor mu" dedi kadın.
"Hayat kadar güzel" diye yanıtladı adam.
Ve adam tüylerin arasına karanfil tomurcuğu kondurdu.
"İşte! Böylece beni unutmayacaksın artık..."


8 yorum:

  1. Bilgi sahibi oldum teşekkür ederim

    YanıtlaSil
  2. https://www.youtube.com/watch?v=FmnDXRJ7btE

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cık cık cık cık. Peter Gabriel paylaşarak neden üzüyorsun beni durduk yere saygıdeğer yorumcu :D :/

      Sil
    2. Yaa öyle üzüntülü olsun diye şeyetmemiştim :/
      Çok güzel aşk dolu şarkı, ondan yani aslında.
      Aşk güzel şey <3

      Sil
    3. Kesinlikle güzel. Bugün kendisiyle de çok güldük :)

      Sil
  3. Tam da günün anlam ve önemine uygun bir paylaşım olmuş. Umarım her şey dilediğin gibi ilerler.

    Lady Chatterly senin de yazdığın gibi daha çok erotik türde değerlendirilmiş. En azından filmi için bunu söyleyebilirim. Bu arada Oscar sonrası kafamda "klasikleri yeniden okuyoruz" temalı bir etkinlik var. Belki katılırsın??

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biraz erotizm barındırdığına katılıyorum fakat muhtemelen yazıldığı döneme göre çok tehditkar oluşundan dolayı lince uğramıştır :) Sınıf farkı, cinsellik, sanayi ve doğa gibi konuları işlemek o dönemde cesaret işi gerçekten.

      Klasik okumayı çok seviyorum ve kendimce alabildiğimi okudum fakat hala aralarda var okumadıklarım. Bu yüzden bu eksiklerimi kapatmadan pek katılamam :( Ama bence çok güzel düşünülmüş etkinliğin teması !

      Sil